Sağlık sistemini sarsan yeni bir skandal, sahte diploma ve kimlik vakalarının ardından şimdi de reçete sistemine sıçradı. Ortaya çıkan son iddialara göre, organize bir suç grubu, bazı hekimlerin dijital imza cihazlarını kopyalayarak, reçete sistemine erişim sağladı. En çarpıcısı ise: Bu reçetelerin bazılarında yıllar önce vefat etmiş doktorların isimlerinin kullanılması.

Gazeteci Murat Ağırel, Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde çarpıcı detaylara yer verdi. Ağırel’in aktardığına göre, çetenin içinde sağlık personeli, eczacılar ve doktorlar da yer alıyor.

Elektronik İmzalarla Vurgun

İlk olaylardan biri, 21 Haziran 2023'te İzmir'in Çeşme ilçesinde yaşandı. Özel bir tıp merkezinde görev yapan iki hekimin, dijital imza cihazlarının çalındığı bildirildi. Kayıp cihazlarla 63 kutu Lyrica isimli ilaç sisteme yazılmıştı.

Bir hafta sonra, benzer bir durum bu kez Tire Devlet Hastanesi'nde ortaya çıktı. Doktor B.Ş., e-imza cihazının kaybolduğunu bildirerek, 4 gün içinde 600 kutudan fazla Lyrica ve benzeri ilaçların yazıldığını fark etti.

Sadece Aktif Değil, Vefat Etmiş Hekimler de Hedefte

Soruşturma ilerledikçe olayın boyutu genişledi. İstanbul’un büyük hastaneleri dahil olmak üzere en az 18 sağlık kurumunda görevli doktorlara ait cihazların aynı yöntemle ele geçirildiği belirlendi. Cihazlar kullanılarak reçetelere bağımlılık riski yüksek ilaçlar yazıldığı tespit edildi.

Ancak asıl çarpıcı detay, reçete sistemine girilen bazı doktorların artık hayatta olmamasıydı. Örneğin 28 Haziran 2023 tarihinde yazılmış bir reçetede ismi geçen Op. Dr. Ahmet Muhtar Uygur’un aslında 2020 yılında hayatını kaybettiği, benzer şekilde 6 Şubat depremlerinde yaşamını yitiren Dr. Ali Kılıç adına da reçeteler düzenlendiği resmi kayıtlara geçti.