AKP’den geldiği öne sürülen teklifin, CHP’ye: “Şayet isterseniz, İmralı Adası’na gidin; ama video ya da fotoğraf olmayacak, kim gittiğiniz kayıt altına alınmayacak” olduğu iddia edildi. Özel bu öneriyi önceki gün yaptığı açıklamada kamuoyuyla paylaştı.
Özel, muhatabı olarak gösterilen görüşmecilerin “Helikopterle gideriz, iniş-kalkış görüntüsü olmaz” şeklinde teklif sunduğunu iletti: “Dilerseniz ‘CHP’den biri gitti’ denir, kim olduğu bilinmez” denmiş.
CHP lideri, bu teklifi kabul etmeyeceklerini net bir dille belirtti. Özel, partileri adına karar alırken — eğer ziyaret yapılacaksa — tüm sürecin kayıt altında, belgelerle yürütülmesi gerektiğini savundu. Herhangi bir gizliliğin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Daha önce de benzer konularda, “Önce AKP kendi tutumunu açıklasın” çağrısı yapan Özel, CHP’nin tavrının bağımsız ve ilkeli olacağını söyledi.
Bu iddialar yalnızca tek bir ziyaretten ibaret değil; aynı zamanda partiler ve kamuoyu arasında derin bir güven ve şeffaflık tartışmasını da başlatıyor. Eğer ziyaret gizlilik şartıyla yapılırsa bu, siyasi tarafsızlık ve hesap verebilirlik beklentisi olan seçmenler nezdinde ciddi soru işaretleri yaratabilir.
Öte yandan CHP’nin “Şeffaf sürece” vurgusu, partinin hem kurum içi disiplini hem de demokratik sorumluluğu öne alma kararlılığını yansıtıyor.

