İzmir Aliağada ikamet bazı vatandaşlar Aliağa petrokimya tesisleri demirçelik fabrikalarıdan termik santrallerin çevreye verdiği kirlilikten dolayı yaşam haklarını ihlali nedeni ile 43 vatandaş anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulundu.Bölgedeki termik santralin daha önce de birkaç defa durdurulmasına yönelik mahkeme süreci başlatılır.

Ancak sonuç vermediği için bu kez anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Termik santrallerin izninin 17 Haziran 2010 tarihinde verildiği ve bir yargılama sonunda İzmir ikinci idare Mahkemesi 16.016 tarihi de çed raporunun olumlu çıkması üzerine O kararın hukuka aykırı olduğunu ve iptal edildiğini hatırlattı. Mahkeme kararının anayasanın 138. maddesine göre gecikmeksizin uygulanması termik santrallerin faaliyetlerin bozulması gerekirken incelemelerle verme Komisyonu toplantısı yapılacağı duyurusu yapıldı mahkeme kararları etkisiz hale getiren 2019/7 sayılı genelgeye dayanarak yeniden hukuksuz bir süreç başlatılmıştır denildi.

 

Yaşanan hukuksuzluklar çok fazla bu yüzden anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunuyoruz raporlar ve anlattıklarınız hiç fayda etmedi bizim toplantıdan çıkarılmamızdan Sonra üyelerin tamamı mahkemenin iptal ettiği çevre etkileri raporundan bir şey talep etmeyen raporu yeterli olup nihai hale getirilmiştir duyurusu yapılan nihai çed raporu yüzlerce yurttaşın yaptığı itirazda gözardı edilerek mahkeme kararının uygulanması gereken azami süre olan 30 günlük süre dolmadan yeni bir çed raporu izni verildi.

 

Bölgedeki termik santral İzmir’in ve bölgenin yaşamı için tehdit oluşturan küresel iklim kredinin önemli nedenlerinden olan termik santral dava anayasa Mahkemesi’ne taşıyan Yurttaşlar mahkemeden beklentileri şu şekilde mahkemeye erişim adli yargılanma hakkı maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı sağlıklı çevrede yaşama hakkının yok sayıldığı dava ile ilgili söz şimdi mahkemenin dünyadaki yaşamın sürdürülebilmesi için bugünkü kuşakların ve gelecek kuşakların hakkını koruyacak bir karar vermesi bekleniyor.